“Derine hep derine” kazdınız oymak için altını sonsuz karanlığımızın. Göğün üstüne çökmüştü çünkü karanlık. Boğazımıza sarılı kenetlenmiş iki el varmış gibi soluksuz dünyamızda… Bir göz büyüklüğünde bile bir aydınlık sızmasa da “umudu” kaybetmek olmazdı. Herkes bir el verse bu savaşıma, herkes bir kazma bir yürek katılsa yanımıza… Alt ederdik şu karanlığı!
“Çağımızın altın kalpleri”nden ikisini kaybettik ardı ardına. Tiyatro ve sinemamızın en büyük emekçilerinden ve ustalarından Tuncel Kurtiz hiç beklemediğimiz bir zamanda ayrıldı aramızdan. “Sürü”ler içre olup da “sürü”ye ait hissedemeden, bir “umut”la “sürü”sünü kurtlara karşı bilinçlendirmek için harcanmış bir yaşam… Yaşamsal ve entelektüel birikimini sanata yansıtarak, bilinçlendirici bir eylemsel pratik olarak dönüştürmeyi becerebilen dev bir sanatçı. Toplumumuzun estetik eğitim sürecine oynadığı tiyatro oyunları, sinema filmleri, yer aldığı toplumsal eylemlerde gösterdiği sanatsal etkinliklerle katkı veren Tuncel Kurtiz’i bir usta, bir duyarlı yürek olarak anımsayacağız hep. Hepimizin belleğinde kalacak o sesiyle, hepimizin aklında kalan gülüşüyle…
Tiyatro ve edebiyatımızın çınarlarından Turgut Özakman’ın üzücü ölüm haberini Tuncel Kurtiz’in acısı henüz çok tazeyken aldık. Aydınlanma süreci içerisindeki toplumlarda yazar olmanın bir yönüyle “çılgın”lık olduğunun bilincinde olarak, aydınlanmaya katkı yapma duyarlığıyla yaşamboyu durdurak bilmeyen bir üretim süreci… Toplumsal bilinçlenme sürecini, özkültürel kaynaklarımızdan yola çıkarak çağdaş uygarlık kültürüne varan bir sentez olarak gören yazar, bu odakta var ettiği yapıtlarıyla kendi sanat anlayışı bağlamında hep tutarlı bir duruş sergiledi. Arkasında bıraktığı önemli yapıtlarla Derneğimizin toplumsal amaçlarından olan kültürel bilince sahip, ülke sorunlarına duyarlı insan yetiştirme sürecine verdiği katkıyla anımsayacağımız Turgut Özakman’ı büyük bir üzüntüyle uğurluyoruz.
Çağdaş Drama Derneği olarak iki ustanın kaybından doğan büyük üzüntümüzü kamuoyuyla paylaştığımızı duyururuz.